Düzenlenen programda Atatürk Anıtı’na çelenk sunuldu. Çelengin ardından saygı duruşu ve İstiklal Marşı okundu. Daha sonra günün anlam ve önemini belirten konuşmayı yapan Çorlu Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Nevcihan Kale 5 Aralığın Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verildiğini ve Dünya Kadın Hakları günü olduğunu belirtti. Atatürk Meydanı’nda düzenlenen programa Çorlu Belediyesi Başkan Yardımcısı Adnan Kum, CHP Çorlu İlçe Başkanı Özgür Ertaş, İYİ Parti Çorlu İlçe Başkanı İlker Atasever, kadın muhtarlar ve STK temsilcileri de destek verdi. Çorlu Kadın muhtarları da 5 Aralık nedeniyle anıta çelenk sundu.
5 ARALIKTA TÜRK KADINA SEÇME SEÇİLME HAKKI VERİLDİ 
Pazar günü yapılan programda konuşan Çorlu Kent Konseyi Başkanı Nevcihan Kale, “Ülkemizde kadınların seçme ve seçilme hakkını elde edişinin 87.üncü yıldönümünü kutladığımız bu önemli günde burada, bulunduğunuz için sizleri Kent Konseyi Kadın Meclisimiz adına saygı ile selamlıyorum. Bugün aynı zamanda Dünya Kadın Hakları Günü nü de kutluyor bulunuyoruz. Ülkemizde 5 Aralık 1934’te Türkiye Büyük Millet Meclisince, Anayasamızda yapılan düzenlemeyle 22 yaşını bitiren her kadınına seçme ve 30 yaşını bitiren her kadına milletvekili seçilme hakkı tanındı. Ve o günün şartlarında bu hakkın dünyadaki birçok ülkeden daha önce elde edildiğini artık hepimiz biliyoruz” dedi. 
TARİHTE KADIN ERKEKLE BİRLİKTE ÖNEMLİ ROLLER ÜSTLENMİŞTİR
Konuşmasını sürdüren Nevcihan Kale, “Dünyada “Kadın Hakları” terimi ilk olarak 1791 yılında ortaya çıktı. Fransız kadın hakları savunucusu ve yazar Olympe de Gouges, İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesi'nde geçen “insan” sözcüğünün yalnızca erkeği kastetmesi nedeniyle, cevaben “Kadın Ve Yurttaş Hakları Bildirgesi`ni yayımladı. Bu ilk bildirgemiz, özgürlük, güvenlik, mülkiyet ve özellikle baskıya karşı koymak gibi temel hakları içeriyordu. Fakat bu hakların savunuculuğunu ve dönemin eleştirisini yapan aktivist yazar çıkarıldığı mahkemede savunmasızca giyotine mahkum edilerek bu girişimini canı ile ödedi. Ülkemizdeki tarihsel gelişime baktığımızda kadınlar, erkeklerle birlikte sosyal, kültürel ve siyasal tarihimizin inşasında önemli roller üstlenmişlerdir. İlk kadın roman yazarı ve paralarımızın üzerinde resmi olan Fatma Aliye, Türk Dil Tarih Kurumunun kurucularından Afet İnan, istiklal savaşının Nene Hatun’u, Halime Çavuş’u, kadın yazar ve aktivist Halide Edip Adıvar tarihimizin öncü ve kahraman kadınlarıdır” dedi. 
KADIN OLMADAN HİÇBİR HAREKET BAŞARIYA ULAŞAMAZ 
“1800’lü yıllarda kadınların gidebileceği ebelik gibi mesleki okullarının oluşturulmaya başlanmasından, kadının toplumsal yaşamda var sayılması ve karar alma konumuna yükselmesi zor ve sancılı bir süreçtir” diyen Nevcihan Kala konuşmasını sürdürdü: “Bu süreç yalnız erkeklerin sayıldığı nüfus sayımına kadınların da dahil edilmesi kararı ile başlar, önce seçme, sonra seçilme kararı ile taçlanır. Bu taçlanma Cumhuriyetimiz ve devrimlerinin kadın kimliğini öne çıkardığı, bilinç ve bakış̧ açısı zenginliğini kazandırdığı, tesis ettiği ve icracı adımlar attığı zamanlardır. Bu zamanlar kadınların kültürde, eğitimde, hukukta, aile içinde, çalışma hayatında ve siyasette erkekler ile eşit haklara sahip olması hedeflenen zamanlardır. Çünkü kadınlar karar alma mekanizmalarında ve temsil organlarında yer almadan, hayatımızı ve geleciğimizi şekillendiren alanlarda aktif rol oynamadan hiçbir sosyo-kültürel, siyasal ve ekonomik hareket başarıya ulaşamaz” dedi. 
AMACIMIZ DAİMA KADININ HAKLARINI VE STATÜSÜNÜ YÜCELTMEK OLMALIDIR
“Bu nedenle amacımız daima kadının bütün haklarını korumak ve onun statüsünü yüceltmek olmalıdır” ifadelerine yer veren Çorlu Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Nevcihan Kale, “Bu anlayış ile kadın hareketi yolunda varlık gösterip çaba ve emek harcayan tüm kadınları ve erkeklere şükran duyuyor; devrimleriyle kadın kimliğini ve yerini benimsetip, sosyal ve siyasal yaşamdaki ilerleyişinin yolunu açan Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı ve minnetle anıyor, kadınlarımız için özgür, eşit ve aydınlık bir geleceği yaşatmak inancıyla saygıyla selamlıyor, Atamızın şu sözü ile sözlerime son vermek istiyorum. “Sosyal toplumun, bir organı faaliyette bulunurken, diğer bir organı işlemezse, o sosyal toplum felçlidir” dedi. 
CANSEL SÖZER