Çorlu Avrupayakası Gazetesi

Begüm Şişman Tufan

Bağlanma' Nın Çocuklar Üzerinde Etkisi

Begüm Şişman Tufan

[email protected]

                                                          

    Bağlanma, insanların kendileri için önemli gördükleri kişilere karşı geliştirdikleri güçlü duygusal bağlar olarak tanımlanmaktadır. Bowlby’e (1988) göre yaşamın erken yıllarında birincil bakım verenle kurulan ilişkilerin kalitesi, kişilerin yeterlilikleri ve sevilmeye değer olup olmadıkları hakkındaki benlik imgelerini ve diğerlerinin güvenilirliği hakkındaki genel beklentilerini şekillendirir.

     Çocuk kiminle güvenli bağ kurarsa, bağlandığı kişinin etkisi çocuk üzerinde oluşur. Kurulan bağ çocuk ile yetişkin arasındaki uyumu arttırır. Ebeveyninin sözünü dinlemesi, kurallara uyması, birlikte yaşaması, onun anlattıklarını hayata geçirmesi kolaylaşır. Çocuk, anne ve baba tarafından kendini engellenmiş hissederse, bu baskıdan kurtulmak için kurallara uymamaya, söz dinlememeye ve normal durumlara bile tepki göstermemeye başlayabilir. Okul öncesi çağda görülen tepkisellik, çocuğun anne ve babasını sevmemesinden gerçekleşmez. Bu durum çocuk ile ebeveyn arasında güvenli bağın oluşmamasından kaynaklanmaktadır. Çocuk için güvenli bağlanmanın temel yolu ihtiyaçlarının giderilmesi ve keyifli vakit geçirmesidir. Eğer çocuk bulunduğu ortamda ihmal ediliyorsa, çocuk o ortamı güvenli bir liman olarak görmez ve bağ kuramaz. Ya da çok fazla strese, tartışmaya ve gerginliğe maruz kalıyorsa çocuk bu ortamı uzaklaşmak isteyeceği yer olarak tanımlar.  Ayrıca, ebeveynler yoğun iş temposu nedeniyle evde çok fazla kalamıyorsa, çocukla birlikte keyifli vakit geçiremiyorsa evde oluşması gereken bağ kurulmayabilir. Çocuğun bulunduğu ortam huzurlu, nefes alan bir yerse, çocuk orada mutluysa, bakım verenlere karşı bağlanmış olur.

      Sonuç olarak, çocukluk döneminde annesiyle güvenli bağ kurmuş olan çocuklar okul arkadaşlarına, öğretmenine, sahip olduğu eşyalara bağlanması da orantılı olur. Bağlanma kuramı (Bowlby, 1969; 1973) erken dönemdeki ilişkisel deneyimlerin daha sonraki gelişim için çok büyük önem taşıdığını önermektedir. Bağlanma kuramı daha önceki ilişkisel deneyimlerde öğrenilmiş olan bağlanma biçimlerinin kişilerin stresli olaylarla başa çıkma yollarını ve bunun sonucunda da zihinsel sağlıklarını etkileyeceğini öngörmektedir. Yapılan birçok çalışma da bağlanma biçimleriyle psikopatolojiler arasında güçlü ilişkiler olduğunu tespit etmiştir.

Kaynakça

Bowlby, J. (1969). Attachment and loss. New York: Basic Books.

Bowlby, J. (1988). A secure base: Parent-child attachment and healthy human

development. New York: Basic Books.

 

Yazı 11157 kez okundu

Begüm Şişman Tufan Köşe Yazıları